Botoks uygulaması kasları etkileyen sinirsel iletimi belirli bir süre bloke etmek için kullanılan bir yöntemdir. Çeşitli endikasyonlarda tedavi ya da kozmetik amaçlı uygulamalar yapılmaktadır. Botoks halk arasında yaygın olarak bilinenin aksine yılan ya da böcek zehri değil, Clostridium Botulinum adlı bakteriden elde edilen bir toksindir. Günlük hayatta kullandığımız neredeyse bütün antibiyotikler aynı yöntem ile elde edilmektedir. Botoks uygulaması tıpta ilk olarak şaşılığın tedavisinde kullanılmaya başlamıştır. Tedavi sırasında göz çevresinde kırışıklıkların azaldığının farkedilmesiyle kozmetik amaçlı kullanımı gündeme gelmiştir.
Gerçek anlamda botoks uygulaması sadece tıp doktorları ve diş hekimleri tarafından yapılmalıdır. Tıp doktorları tüm vücut üzerinde çalışırlarken diş hekimlerinin çalışma alanı ağız, çene ve bunlarla bağlantılı olan çevre dokulardır. Dolayısıyla diş hekimlerinin sorumluluğunda olan tüm bölgelerde botoks kullanımı da tamamen yasaldır. Bunun dışında her gün yapılan çoğu uygulamada enjeksiyon yapılıyor olmasından dolayı iğne tekniklerinin gelişmiş olması, ağız ve çevre dokularının anatomisine hakim olmaları diş hekimlerini, özellikle yüz bölgesindeki botoks uygulamaları için ideal kılmaktadır.
Bruksizm (diş sıkma), clenching (diş gıcırdatma) tedavisi:
Özellikle çiğneme kaslarında hipertrofi, hiperaktivite olan hastalarda diş sıkma (bruksizm), diş gıcırdatma (clenching) beraberinde kasılma düzensizliklerini doğurmakta ve hastanın günlük yaşam kalitesini düşürmektedir. Bu hastalarda diş boylarında değişiklikler ve kapanış bozukluklarının meydana gelmesi sonucu çene ekleminde rahatsızlıklar meydana gelir. Aşırı kasılmaktan büyüyüp sertleşmiş olan masseter kasına botoks uygulaması hastayı rahatlatırken çene konturunu da şekillendirir.
Özellikle gülme sırasında dişetleri fazla görünen hastalarda dudağı yukarı yönde hareket ettiren kasların bir kısmının etkinliği azaltılarak oluşan kötü görüntü ortadan kaldırılmaktadır. Bunun yanısıra ‘Mona Lisa’ ya da ‘Marionette’ çizgileri denilen derin gülme hatlarının silinmesi ve sigara kullananlarda dudaklarda görülen dikine kırışıklıkların ortadan kaldırılmasında da çok başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Mimik kaslarının yıllar boyunca çalışması, üzerini örten deri üzerindeki kıvrımları belirgin hale getirir ve böylece yüzdeki dinamik çizgilenmeler ortaya çıkar. En sık ortaya çıkan dinamik çizgiler, alın, kaşlar arası, göz kenarları ve ağız çevresinde görülür. Alın ve göz kenarlarındaki çizgiler kişiye daha yaşlı bir görünüm, kaşlar arasındaki çizgiler ise kişiye çatık kaşlı, kızgın bir bakış ifadesi verir. Mimik kaslarına botoks uygulanarak bu kasların hareketleri zayıflatılabilir, kas hareketlerindeki azalma, üzerindeki derinin, kas hareketleri ile katlanmasını ve katlanmaya bağlı çizgilenmeyi de azaltır. Bu şekilde yaşlı ve kızgın olarak görünen yüz ifadesinde de belirgin bir düzelme sağlanır. Botoks tedavisine en iyi cevap veren kırışıklıklar alın çizgileri, göz etrafı kırışıklıkları ve kaşların arasındaki kırışıklıklardır.
Diş hekimliğinde botoks ayrıca operasyon sonrası mimik kas problemlerinin estetik açıdan düzeltilmesi için tek başına veya dolgu malzemeleri (kollajen, hyalunorik asit, otojen yağ dokusu) ile kombine olarak, kas spazmları ve tiklerin giderilmesinde, tükürük bezleri ile ilgili malfonksiyonların tedavisinde, ağrı kontrolü amaçlı, ortognatik cerrahi sonrasında gerekli durumlarda ve yüz felcine bağlı asimetrilerin düzeltilmesinde kullanılan bir yöntemdir.
Botoksun etkisi 3 gün içerisinde ortaya çıkmaya başlar. Maksimum etkiye ise 7-14 gün içerisinde ulaşılır. Kas hareketsiz hale geldiğinde ve deri düzleşince gevşemiş ve daha genç bir görünüm elde edilir. Kaş arasındaki kırışıklıklar çok derin olduğunda, kırışıklığın tam olarak kaybolması için botoksa ilave olarak dolgu uygulamaları gerekli olabilir. Botoksun etkisi 3 ila 6 ay kadar sürer. Kazayağı bölgesi, çok hareketli olması nedeniyle botoksun etkisinin en erken geçtiği bölgedir. Düzenli aralıklarla botoksun uygulandığı hastalarda etkilerin 6-9 ay kadar sürdüğü gözlenmektedir.
Botoks uygulanması 5 ile 15 dk. arasında sürer. İşlemde insülin iğnesi kullanılmaktadır ki bu birçok şeker hastasının her gün yaptırdığı bir iğnedir. İşlem çok ağrılı değildir, işlem yapılacak bölgeye anestezik krem sürülmesi yeterli gelmektedir.
Botoks uygulanması düşünülen bölgede enfeksiyon varsa, botoksa karşı alerjisi olan hastalarda, gebelik ve laktasyon döneminde, sistemik kas hastaliklarının mevcudiyetinde, bazı antibiyotik ve kas gevşetici ilaçları kullanan hastalarda, pıhtılaşma engelleyici ilaçlar kullanan ve hemofilisi olan hastalarda, inflamatuar deri hastaliklarinda, dismorfofobisi (çirkinlik fobisi nedeniyle estetik bağımlısı) olan hastalarda botoks uygulaması önerilmez.